Hisse Devir Sözleşmesine Ek Adı Yazılı Cezai Şart Protokolünün Geçerlilik Şekli

1- Hisse Devir Sözleşmesinden Sonra Cezai Şart Protokolü

Limited şirketlerde pay devri, devralan ve devredenin imzalarının noterlikçe onaylandığı yazılı sözleşme ile yapılmak zorundadır. Bu şart, geçerlilik şartı olup, noterlerce onaylanmamış imzaları taşıyan adi yazılı devir sözleşmeleri geçersizdir. Tarafların devir sözleşmesine, devir bedelinin ödenmemesi veya geç ödenmesi nedeniyle cezai şartın ödeneceğine dair hüküm koymamaları nedeniyle sonradan kendi aralarında yaptıkları adi yazılı bir sözleşme ile cezai şart kararlaştırdıkları bilinmektedir.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 13. maddesinde konuya ilişkin bir düzenlemeye yer verilmiştir. “Kanunda yazılı şekilde yapılması öngörülen bir sözleşmenin değiştirilmesinde de yazılı şekle uyulması zorunludur. Ancak sözleşme metniyle çelişmeyen tamamlayıcı yan hükümler bu kuralın dışındadır.” şeklinde düzenlenmiştir. Düzenlemeye göre şekil şartının arandığı sözleşmelere ek tamamlayıcı hükümlerin adi yazılı olarak kararlaştırılabileceği kıyasen kabul edilmektedir. Cezai şartın “tamamlayıcı yan hüküm” niteliğinde olup olmadığı ise tartışmalara neden olmaktadır.

2- Cezai Şart Hükümleri Tamamlayıcı Hüküm Niteliğinde Değildir

“Somut olayda, taraflar arasında yapılan 13.06.2013 tarihli noterde düzenlenen hisse devir sözleşmesiyle davacının hisselerini davalıya devrettiği, yine aynı tarihli adi yazılı sözleşmeyle hisse devir bedeli ve cezai şart kararlaştırıldığı, davalı tarafın sözleşmedeki davaya konu devir bedelini ödemediği, bunun üzerine davacının icra takibinde hisse devir bedeli ile birlikte cezai şartın tahsilini talep ettiği anlaşılmaktadır.

Sözleşmede yapılan değişiklik tamamlayıcı koşullarda olsa dahi bu koşullar sözleşmeyle yükümlenilen borçları ağırlaştıracak doğrultuda ve nitelikte ise geçerliliği sözleşmenin bağlı olduğu biçimde yapılmasına bağlıdır. Taraflar arasında 6102 sayılı TTK'nın 595. maddesindeki şartlara uygun olarak yapılan ve noterde düzenlenen hisse devir sözleşmesinde öngörülmeyen cezai koşul, bu biçime uygun olmayan adi yazılı belgeyle kararlaştırılmış olup bu nedenle geçersizdir.

Bu durumda mahkemece adi yazılı sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın geçersiz olduğu gözetilerek cezai şart talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün davalı yararına bozulması gerekmiştir.” ( Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 19.09.2017 tarihli, 2016/10075 E.  ,  2017/4478 K. Sayılı ilamı )

3- Cezai Şart Hükümleri Tamamlayıcı Yan Hüküm Niteliğindedir

Dairemizin yerleşik uygulamaları (Dairemizin 05.04.2012 tarih 2010/10178 E. 2012/5401 K.sayılı, 06.10.2005 tarih 2004/10684 E. 2005/9316 K. sayılı ve 10.12.2013 tarih, 2013/8627 E.2013/22475 K. sayılı ilamı) nazara alındığında 13.06.2013 tarihli adi yazılı hisse devir sözleşmesi, ve aynı tarihte noterde düzenlenen hisse devir sözleşmesi ile davacının hisselerini davalıya devrettiği, devrin şirket ortaklar kurulunda kabul edildiği, sözleşmeye konu araçların zilyetliğinin davalıya tutanakla devredildiği, davalının da adi yazılı sözleşme hükmüne istinaden toplam 2.000.000,00 TL hisse devir bedelinden 1.000.000,00 TL’sini ödediği, edimler silsilesi gözetildiğinde davalının ödemezlik definin kabul edilemeyeceği, 6102 sayılı TTK’nun 595. maddesine uygun olarak imzaları noterce onaylanmış devir sözleşmesine ek olarak taraflar arasında düzenlenen 13.06.2013 tarihli adi yazılı sözleşme, TBK’nun 13. maddesi anlamında asıl sözleşmeyi değiştirici, nakzedici hükümler içermemesi, bir takım tamamlayıcı ve yan şartlar getirmesi nedeniyle geçerli olup, ayrıca 13.06.2013 tarihli adi yazılı sözleşme taraflarca benimsenip usulüne uygun şekilde noterde de hisse devri yapıldıktan sonra adi yazılı sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın geçersiz olduğunun ileri sürülmesi de TMK’nun 2. maddesine aykırılık teşkil etmektedir. ( Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 27.06.2019 tarihli, 2 018/101 E.  ,  2019/4932 K. Sayılı ilam )

Sonuç Olarak

Taraflar arasında noterlikçe düzenlenmiş veya onaylanmış pay devir sözleşmesinin imzalanmasından sonra adi yazılı ek bir protokol veya sözleşme yapılarak, pay devir bedelinin zamanında ödenmemesi halinde cezai şart ödeneceğine dair sözleşme hükmünün geçerliliği hakkında Yargıtay’ın istikrarlı bir tutumunun olduğu söylenemez. Cezai şartın “tamamlayıcı” yan şart kabul edilmesi halinde sözleşmenin geçerli olacağı ve ödenmesi gerekeceğine dair güncel kararları mevcuttur. Bunun yanında cezai şartın “taraflardan birinin durumunu ağırlaştırdığı” gerekçesi ile asıl sözleşmede aranan şekil şartının uygulanması gerektiğine dair kararları da bulunmaktadır. Kanaatimizce asıl sözleşmenin şekil şartının ek protokolün düzenlenmesinde de geçerlilik şartı olarak aranması yerinde olacaktır.

Daha fazla bilgi, hukuki danışmanlık ve sorularınız için Whatsapp hattımızdan veya mail yoluyla bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz. 10.03.2021

 

Ecenur Tuncel Uyanık

Av. Ecenur Tuncel Uyanık

Yazar, İzmir Barosu'na kayıtlı Avukat olup, aynı zamanda Türk Patent ve Marka Kurumu'na kayıtlı yetkili Marka Vekilidir. Marka Hukuku alanında çalışmalarını yoğunlaştırmıştır.