İnfazı Durdurulan Karşılıksız Çekin Onda Birinin Ödenmemesi ve İnfazın Devamı Kararına İtiraz

1- İnfazı Durdurulan Karşılıksız Çek Cezaları

Bilindiği üzere 5941 sayılı Çek Kanunu’na eklenen Geçici Madde 5 hükmü ile karşılıksız çeklerde cezanın infazı önce 3 aylık süre ile ertelendi. Ardından bu süre bir yıl olarak değiştirildi. Ufak bir tartışmaya ve hatalı yorumlamalara cevaben; bu değişiklik 18/6/2020 tarihli ve 7247 sayılı Kanunun 11. Maddesiyle yapıldı ve Geçici Madde 5’te yer alan “üç ay” ibareleri “bir yıl” şeklinde ve “üç aylık” ibaresi “bir yıllık” şeklinde değiştirildi. Haliyle cezanın infazı üç ay + bir yıl değil, yalnızca 1 yıl olarak ertelenmiş oldu. Nitekim çeşitli yerel mahkemeler de 26.03.2021 tarihinden itibaren yapılan şikayetler üzerine infazın devamına karar vermeye başlamıştır.

2- Çekin Onda Birinin Ödenmemesi ve Şikayet Süresi

Karşılıksız çek cezalarının infazının hangi tarihten itibaren duracağı konusunda birtakım fikir ayrılıkları bulunmaktadır. Bu ayrılıklar yerel mahkeme kararlarına da yansıtmaktadır. Bazı mahkemeler, daha sonra karar verse bile 26.03.2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere infazın durdurulmasına karar verirken, bazı mahkemeler ek kararın verildiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere infazın durdurulmasına karar vermektedir. Düzenlemeye göre, “İnfazın durdurulduğu tarihten itibaren en geç bir yıl içinde çek bedelinin ödenmeyen kısmının onda biri” alacaklıya ödenmek zorundadır. Buna göre infazın durdurulduğu tarihin başlangıç tarihinin tespiti önem arz eder. “…cezalarının infazı, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla durdurulur.” düzenlemesindeki belirsizlik yerel mahkemelerin farklı uygulamalarına neden olmaktadır.

2.1. İnfazın Durdurulduğu Tarihten Bir Yıl Sonra Şikayet

İnfazın durdurulduğu tarihin doğru tespiti, şikayet süresinin başlangıcına doğrudan etki edeceğinden önce bu tespit yapılmalıdır. Buna göre infazın durdurulduğu tarih şöyle belirlenebilir:

i. Yerel mahkeme ek kararında “infazın 26.03.2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere durdurulmasına” demişse, ek karar daha sonra verilmiş olsa da bu tarih durma tarihi olarak kabul edilmeli ve bir yıllık ödeme süresi buradan başlatılmalıdır.

ii. Yerel mahkeme ek kararında tarih belirtmeksizin “infazın durdurulmasına” demişse, ek kararın verildiği tarihin durma tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği görüşündeyiz. Zira bazı yerel mahkemeler, gerçekten de bu görüşten hareketle, 26.03.2021 tarihinden sonra alacaklı tarafça yapılan şikayetleri infazın durdurulmasına dair kararın verildiği tarihten itibaren henüz 1 yıllık sürenin dolmadığı gerekçesi ile reddetmektedir. Ne var ki tam aksine yerel mahkeme kararları da mevcut olup, infazın durdurulması kararının değil, 26.03.2021 tarihinin her hal ve durumda son gün olduğunu belirterek alacaklının şikayetini kabul etmekte ve dosyayı infaz savcılığına göndermektedirler.

2.2. İnfazın Durdurulduğu Tarihin Yanlış Belirenmesi ve Dosyanın İnfaz Savcılığına Gönderilmesi

Mahkemece, infazın durdurulmasına dair ek kararda “infazın 26.03.2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere durdurulmasına” şeklinde hükümde tesis edilmemişse, diğer bir deyişle, sanığın en geç hangi tarihte onda birlik ödemeyi yapması gerektiği belirlenmemişse, ek kararın verildiği tarihten sonra 1 yıllık durdurma süresinin başlaması gerektiği görüşü savunularak, infazın devamına dair ek karara itiraz edilmesi mümkün olmalıdır. Ne var ki yerel mahkemelerce bu karar borçluya veya vekiline tebliğ edilmeden, dosya doğrudan infaz savcılığına gönderilmektedir. Oysa Çek Kanunu Geçici Madde 5/5 fıkrasında açıkça belirtildiği üzere bu kararlar itiraz kanun yoluna tabiidir. İtiraz imkanı tanınmadan savcılığa gönderilen dosyada, infaz savcılığınca yapılan işlemlere (yakalama kararı gibi) 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu uyarınca “bu karar, işlem veya faaliyetlerin öğrenildiği tarihten itibaren onbeş gün, herhalde yapıldığı tarihten itibaren otuz gün içinde şikâyet yoluyla infaz hâkimliğine” başvurulabilir. Bilindiği üzere, İnfaz Kanunu gereğince mahkeme kararları kesinleşmeden infaz edilemez. Kesinleşmenin usulüne uygun olup olmadığı ya da maddi bir hataya dayalı olup olmadığı infaz savcılığı tarafından denetlenmeli ve kararın usulüne uygun kesinleşmediğinin anlaşılması halinde dosyanın mahkemesine iadesi yapılmalıdır. İnfaz Hakimliği’nin ret kararı üzerine 7 gün içerisinde ağır ceza mahkemesine itiraz hakkı da mevcuttur.

Sonuç Olarak

Çek Kanunu’na eklenen Geçici Madde 5 ile infazın ertelenmesine karar verilen karşılıksız çek dosyalarında, infazın devamı kararının hangi tarihte verilebileceği, hangi tarihte 1 yıllık ödeme süresinin dolacağı hususunda uygulamadaki belirsizlikler artarak devam etmektedir. Yerel mahkemelerin bazıları durdurma kararında açıkça belirtmese de 26.03.2021 tarihinde 1 yıllık sürenin dolduğunu belirtirken, bazı mahkemeler, infazın durdurulduğuna dair ek karar tarihini dikkate almaktadır. Haliyle, bu belirsizlik hükümlüler aleyhine sonuç doğurmaktadır. Tüm bu süreçteki çeşitli aşamalarda; önce icra ceza mahkemesinin infazın devamına dair karara, ardından da infaz savcılığının işlemlerine itiraz hakkı bulunmaktadır.

Daha fazla bilgi, hukuki danışmanlık ve sorularınız için Whatsapp hattımızdan veya mail yoluyla bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz. 20.06.2021

Ecenur Tuncel Uyanık

Av. Ecenur Tuncel Uyanık

Yazar, İzmir Barosu'na kayıtlı Avukat olup, aynı zamanda Türk Patent ve Marka Kurumu'na kayıtlı yetkili Marka Vekilidir. Marka Hukuku alanında çalışmalarını yoğunlaştırmıştır.